Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, ülkeyi terk etti, Taliban, Kabil'e girdi.
2021-08-16
Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, ülkeyi terk etti, Taliban, Kabil'e girdi.
15 Ağustos 2021 tarihinde Taliban'ın Afganistan'da tüm sınır kapılarını ve başkent Kabil dışındaki tüm büyük vilayet merkezlerinin kontrolünü ele geçirmesinin ardından Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani Tacikistan'a gitmek üzere ülkeyi terk etti.
ABD önderliğindeki batı güçlerinin Afganistan'dan ayrılma sürecinin başlamasıyla birlikte ülkede etkisini artıran Taliban dün gece Kabil'e girdi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı ele geçiren Taliban'ın devriyeleri şehirde dolaşmaya başladı. Ülkenin adının değiştirileceği açıklanırken binlerce Afgan ülkeden kaçmak için havalimanına akın etti. Havalimanında ABD askerleri sivillere ateş açtı, ölü ve yaralılar var.
Afganistan'ı ele geçiren Taliban, ülkenin adını Afganistan İslam Emirliği olarak değiştiriyor.
Taliban'ın Afganistan'ın büyük bölümü ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı da ele geçirmesinin ardından yönetim resmen el değiştirdi. Bir Taliban yetkilisinin açıklamasına göre; ülkenin ismi Afganistan İslam Cumhuriyeti yerine Afganistan İslam Emirliği olarak değiştirilecek.
11 Eylül 2001 saldırılarından sonra ABD önderliğindeki batılı güçlerin Afganistan ayrılma sürecinin başlamasıyla birlikte ülke kaos ve şiddetin hakimiyeti altına girdi… Yabancı güçlerin ülkeden ayrılma süreciyle birlikte yavaş yavaş etkisini artıran ve birçok kent ve bölgeyi “güç kullanmadan” ele geçiren Taliban dün gece Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na giriş yaptı.
Cumhurbaşkanı Eşref Gani’nin Pazar gecesi, Taliban’ın Kabil’e girmesiyle birlikte ülkeden ayrılmasının ardından Taliban güçleri Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na girdi ve resmi açıklamalarda bulundu. Taliban Sözcüsü Muhammed Naim, “Bugün Afgan halkı ve mücahitler için harika bir gün. 20 yıldır feda ettiğimiz şeylerin meyvesini almaya başladık” açıklamasını yaptı.
Naim, “Allah’a şükürler olsun, ülkede savaş bitti” diyerek sözlerini sürdürdü. Taliban’ın ülkede kontrolü ele alması bir haftadan biraz daha uzun sürerken, ABD’nin yıllarca eğittiği ve milyarlarca silah yardımı yaptığı Afganistan ordusunun karşılık vermeden ülkeyi teslim etmesi uluslararası kamuoyunda gündem oldu.
Taliban sözcüsü yeni bir Afganistan rejiminin kurulacağını ve Taliban’ın izole bir şekilde yaşamayacağını söyleyerek, “barışçıl uluslararası ilişkiler” istediğini dile getirdi.
Yapılan açıklamada Afganistan’ın adının değiştirileceği ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan yeni ismin “Afganistan İslami Emirliği” olarak duyurulacağı belirtildi.
Reuters’a konuşan bir Taliban yetkilisi, “Yönetimi nasıl idare edeceğimizi söylemek için henüz çok erken. Bütün yabancı güçlerin ülkeden ayrılmasını istiyoruz. Ondan sonra yönetimi tahsis edebiliriz” dedi.
Taliban, “Kabil’deki neredeyse bütün kontrol noktaları Taliban kontrolünde. Devlet binalarının yüzde 90’ından fazlası Taliban kontrolünde. Taliban mensuplarına binalara zarar verilmemesi konusunda emir verildi. Eğer kalmak isterlerse sivillerin eve gelmesine izin var. Sivillere zarar verilmeyecektir” açıklamasını yaptı.
Afganistan’ın Kabil’e girmesiyle birlikte başkentte kaos ve panik başladı… Ülkeden kaçmak isteyen binlerce Afgan havalimanına akın etti. Havalimanı içinde kargaşa ve arbede yaşandı.
2005-2008 yılları arasında Türkiye’nin ABD Büyükelçisi olarak görev yaptıktan sonra Afganistan Büyükelçisi olarak görev yapan Ross Wilson’ın ise Kabil’deki havalimanına tahliye edildiği açıklandı. ABD’nin büyükelçilik binasının boşaltıldığı ve bayrağın da indirildiği belirtildi.
Wilson’ın ve diplomatların Kabil Havalimanı’ndan ülkeyi terk etmesinin beklendiği belirtildi. Fakat bu durum ülkeden kaçmaya çalışan Afganların tepkisini çekti.
İnsan hakları aktivisti olan ve Pakistan’a kaçmaya çalışan Rakhshanda Jilali, “Bizim havalimanımızı nasıl ele geçirip bizi içeri almazlar. Burası bizim havalimanımız. Diplomatların ülkeden çıktığını görüyoruz fakat biz Afganlar burada ne olacağımız belirsiz bir şekilde bekliyoruz” dedi.
Taliban’ın Kabil’e giriş yapmasıyla birlikte ülkeden kaçan Cumhurbaşkanı Eşref Gani ise sosyal medyada alay konusu oldu. Çok sayıda Afgan Gani’ye “korkak” derken, devrik Cumhurbaşkanı bir açıklama yaptı.
Gani, Facebook üzerinden yaptığı açıklamada, “Ülkede çatışma olmaması ve Kabil’de yaşayan milyonlarca insanı tehlikeye atmamak için ülkeden kaçtım” dedi. Gani, nerede olduğunu söylemedi.
Öte yandan aralarında ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Japonya’nın da olduğu 60’dan fazla ülkeden, “Afganistan’dan ayrılmak isteyen Afgan ve yabancıların ülkeden çıkışına izin verilmeli” çağrısında bulundu. Fransa, Almanya ve Yeni Zelanda gibi ülkeler kendi vatandaşlarının yanı sıra, bünyelerinde çalışan Afgan vatandaşlarını da tahliye etme kararı aldı.
Rusya, büyükelçilik binasını boşaltmaya gerek duymadığını açıklarken, Türkiye’den de benzer bir açıklama geldi. Türkiye, Afganistan’daki büyükelçiliğin açık kalacağını duyurdu.
Dün gece Afganistan yönetimini resmen ele geçiren Taliban’ın bu hamlesi sonrasında halk Pazartesi gününe endişeli bir şekilde başladı. Dün gece binlerce Kabilli ülkeden kaçmak için havalimanlarına akın ederken büyükelçilik binalarının sıra sıra dizili olduğu Vezir Ekberhan Caddesi’nde ise sessizlik hakimdi. Neredeyse bütün diplomatların ve ailelerinin şehirden kaçtığı ya da uçaklarla tahliye edildiği ülkede hükümet binaları da bomboş oldu.
Bugün Rusya’dan dikkat çekici bir açıklama geldi… Rusya Dışişleri Bakanlığı, bazı diplomatların ülkeden tahliye edileceğini duyurdu. Moskova’dan yapılan açıklamada, “Afganistan’daki yeni otoriteyi tanımak için acele etmeyeceğiz” denildi.
Öte yandan bugün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Afganistan Özel Temsilcisi bir açıklama yaptı.
Uluslararası haber ajanslarının “son dakika” ibaresiyle servis ettiği haberde Taliban’ın terör örgütleri listesinden çıkarılması için Güvenlik Konseyi’nde görüşmelerin başladığı belirtildi.
Reuters haber ajansına açıklama yapan bazı Kabil sakinleri, “Normalde çok büyük ve zırhlı araçların geçtiği ve diplomatların sürekli seyahat ettiği caddeler bomboş. Güvenlik görevlileri de yok” dedi. Reuters’a konuşan bir fırıncı Gül Muhammed Hakim ise, “Diplomatik konvoy ve silahlı büyük araçlar görmeden boş sokaklara bakmak çok garip. Ben yine ekmek yapmaya devam edeceğim fakat daha az para kazanacağım” dedi.
Hakim, “Benim arkadaşım olan güvenlik görevlileri de gitti. Fakat ben çalışmaya devam edeceğim. Henüz bir müşterim gelmedi. Şu an en büyük endişem sakal bırakmak olacak. Ve sakalın ne kadar hızlı uzayacağı. Ayrıca eşimle de ona ve kızlarımıza yetecek kadar burkamız olup olmadığını kontrol ettik” dedi.
Taliban’ın 1996-2001 yılları arasındaki hakimiyeti sırasında erkeklerin sakallarını kesmesine izin verilmezken kadınların da bütün vücudu kapatan burka giymesi şart koşuluyordu.
Yaşananların ardından uluslararası kamuoyundan peş peşe açıklamalar gelmeye başladı… İngiltere Dışişleri Bakanı Ben Wallace, Sky News’e konuştu. Wallace, “Taliban’ın ülkenin kontrolünü ele geçirdiğini biliyorum. Ne noktada olduğumuzu söylemek için siyaset bilimci olmaya gerek yok” ifadesini kullandı.
Wallace, Birleşik Krallık ve NATO’nun Afganistan’a geri dönüp dönmeyeceği ile ilgili bir soruya ise, “Şu an bu ihtimal yok… geri dönmeyeceğiz” ifadesini kullandı.
Finlandiya’dan da konuyla ilgili bir açıklama geldi. Finlandiya Dışişleri Bakanlığı, diplomatların ülkeden tahliye edildiğini duyurdu. Yapılan açıklamada büyükelçilik binasının kapatıldığı ve çalışmaların güvenlik sebebiyle yeni bir karara kadar askıya alındığı vurgulandı.
Afganistan Sivil Havacılık Dairesi de son gelişmelerin ardından bir açıklama yaptı. Kabil hava sahasının orduya bırakıldığını açıklayan yetkililer, “Transit uçakların rotalarını değiştirmesini tavsiye ederiz” açıklamasını yaptı.
Yapılan açıklamada Kabil hava sahasının kontrol edilmediği belirtilirken çevre bölgelerdeki bilgilere göre hareket edilmesi istendi.
Öte yandan Türk Hava Yolları, bölgede yaşananların ardından bir açıklama yaptı. Açıklamada, THY’ye ait uçakların Kabil’e tahliye için gönderileceği belirtildi.
Reuters haber ajansının “son dakika” ibaresiyle servis ettiği haberde hem geliş hem de gidiş olmak üzere bütün Afganistan uçuşlarının iptal edildiği belirtildi.
THY’nin İstanbul’dan Kabil’e ve Kabil’den İstanbul’a haftada 10’ar tarifeli uçuşu bulunuyordu. THY, Kabil’den Türkiye’ye ilk tahliye uçağının ise bugün öğleden sonra İstanbul’a geleceğini belirtti.
15 Ağustos 2021 tarihinde Taliban'ın Afganistan'da tüm sınır kapılarını ve başkent Kabil dışındaki tüm büyük vilayet merkezlerinin kontrolünü ele geçirmesinin ardından Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani Tacikistan'a gitmek üzere ülkeyi terk etti.
ABD önderliğindeki batı güçlerinin Afganistan'dan ayrılma sürecinin başlamasıyla birlikte ülkede etkisini artıran Taliban dün gece Kabil'e girdi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı ele geçiren Taliban'ın devriyeleri şehirde dolaşmaya başladı. Ülkenin adının değiştirileceği açıklanırken binlerce Afgan ülkeden kaçmak için havalimanına akın etti. Havalimanında ABD askerleri sivillere ateş açtı, ölü ve yaralılar var.
Afganistan'ı ele geçiren Taliban, ülkenin adını Afganistan İslam Emirliği olarak değiştiriyor.
Taliban'ın Afganistan'ın büyük bölümü ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı da ele geçirmesinin ardından yönetim resmen el değiştirdi. Bir Taliban yetkilisinin açıklamasına göre; ülkenin ismi Afganistan İslam Cumhuriyeti yerine Afganistan İslam Emirliği olarak değiştirilecek.
11 Eylül 2001 saldırılarından sonra ABD önderliğindeki batılı güçlerin Afganistan ayrılma sürecinin başlamasıyla birlikte ülke kaos ve şiddetin hakimiyeti altına girdi… Yabancı güçlerin ülkeden ayrılma süreciyle birlikte yavaş yavaş etkisini artıran ve birçok kent ve bölgeyi “güç kullanmadan” ele geçiren Taliban dün gece Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na giriş yaptı.
Cumhurbaşkanı Eşref Gani’nin Pazar gecesi, Taliban’ın Kabil’e girmesiyle birlikte ülkeden ayrılmasının ardından Taliban güçleri Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na girdi ve resmi açıklamalarda bulundu. Taliban Sözcüsü Muhammed Naim, “Bugün Afgan halkı ve mücahitler için harika bir gün. 20 yıldır feda ettiğimiz şeylerin meyvesini almaya başladık” açıklamasını yaptı.
Naim, “Allah’a şükürler olsun, ülkede savaş bitti” diyerek sözlerini sürdürdü. Taliban’ın ülkede kontrolü ele alması bir haftadan biraz daha uzun sürerken, ABD’nin yıllarca eğittiği ve milyarlarca silah yardımı yaptığı Afganistan ordusunun karşılık vermeden ülkeyi teslim etmesi uluslararası kamuoyunda gündem oldu.
Taliban sözcüsü yeni bir Afganistan rejiminin kurulacağını ve Taliban’ın izole bir şekilde yaşamayacağını söyleyerek, “barışçıl uluslararası ilişkiler” istediğini dile getirdi.
Yapılan açıklamada Afganistan’ın adının değiştirileceği ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan yeni ismin “Afganistan İslami Emirliği” olarak duyurulacağı belirtildi.
Reuters’a konuşan bir Taliban yetkilisi, “Yönetimi nasıl idare edeceğimizi söylemek için henüz çok erken. Bütün yabancı güçlerin ülkeden ayrılmasını istiyoruz. Ondan sonra yönetimi tahsis edebiliriz” dedi.
Taliban, “Kabil’deki neredeyse bütün kontrol noktaları Taliban kontrolünde. Devlet binalarının yüzde 90’ından fazlası Taliban kontrolünde. Taliban mensuplarına binalara zarar verilmemesi konusunda emir verildi. Eğer kalmak isterlerse sivillerin eve gelmesine izin var. Sivillere zarar verilmeyecektir” açıklamasını yaptı.
Afganistan’ın Kabil’e girmesiyle birlikte başkentte kaos ve panik başladı… Ülkeden kaçmak isteyen binlerce Afgan havalimanına akın etti. Havalimanı içinde kargaşa ve arbede yaşandı.
2005-2008 yılları arasında Türkiye’nin ABD Büyükelçisi olarak görev yaptıktan sonra Afganistan Büyükelçisi olarak görev yapan Ross Wilson’ın ise Kabil’deki havalimanına tahliye edildiği açıklandı. ABD’nin büyükelçilik binasının boşaltıldığı ve bayrağın da indirildiği belirtildi.
Wilson’ın ve diplomatların Kabil Havalimanı’ndan ülkeyi terk etmesinin beklendiği belirtildi. Fakat bu durum ülkeden kaçmaya çalışan Afganların tepkisini çekti.
İnsan hakları aktivisti olan ve Pakistan’a kaçmaya çalışan Rakhshanda Jilali, “Bizim havalimanımızı nasıl ele geçirip bizi içeri almazlar. Burası bizim havalimanımız. Diplomatların ülkeden çıktığını görüyoruz fakat biz Afganlar burada ne olacağımız belirsiz bir şekilde bekliyoruz” dedi.
Taliban’ın Kabil’e giriş yapmasıyla birlikte ülkeden kaçan Cumhurbaşkanı Eşref Gani ise sosyal medyada alay konusu oldu. Çok sayıda Afgan Gani’ye “korkak” derken, devrik Cumhurbaşkanı bir açıklama yaptı.
Gani, Facebook üzerinden yaptığı açıklamada, “Ülkede çatışma olmaması ve Kabil’de yaşayan milyonlarca insanı tehlikeye atmamak için ülkeden kaçtım” dedi. Gani, nerede olduğunu söylemedi.
Öte yandan aralarında ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Japonya’nın da olduğu 60’dan fazla ülkeden, “Afganistan’dan ayrılmak isteyen Afgan ve yabancıların ülkeden çıkışına izin verilmeli” çağrısında bulundu. Fransa, Almanya ve Yeni Zelanda gibi ülkeler kendi vatandaşlarının yanı sıra, bünyelerinde çalışan Afgan vatandaşlarını da tahliye etme kararı aldı.
Rusya, büyükelçilik binasını boşaltmaya gerek duymadığını açıklarken, Türkiye’den de benzer bir açıklama geldi. Türkiye, Afganistan’daki büyükelçiliğin açık kalacağını duyurdu.
Dün gece Afganistan yönetimini resmen ele geçiren Taliban’ın bu hamlesi sonrasında halk Pazartesi gününe endişeli bir şekilde başladı. Dün gece binlerce Kabilli ülkeden kaçmak için havalimanlarına akın ederken büyükelçilik binalarının sıra sıra dizili olduğu Vezir Ekberhan Caddesi’nde ise sessizlik hakimdi. Neredeyse bütün diplomatların ve ailelerinin şehirden kaçtığı ya da uçaklarla tahliye edildiği ülkede hükümet binaları da bomboş oldu.
Bugün Rusya’dan dikkat çekici bir açıklama geldi… Rusya Dışişleri Bakanlığı, bazı diplomatların ülkeden tahliye edileceğini duyurdu. Moskova’dan yapılan açıklamada, “Afganistan’daki yeni otoriteyi tanımak için acele etmeyeceğiz” denildi.
Öte yandan bugün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Afganistan Özel Temsilcisi bir açıklama yaptı.
Uluslararası haber ajanslarının “son dakika” ibaresiyle servis ettiği haberde Taliban’ın terör örgütleri listesinden çıkarılması için Güvenlik Konseyi’nde görüşmelerin başladığı belirtildi.
Reuters haber ajansına açıklama yapan bazı Kabil sakinleri, “Normalde çok büyük ve zırhlı araçların geçtiği ve diplomatların sürekli seyahat ettiği caddeler bomboş. Güvenlik görevlileri de yok” dedi. Reuters’a konuşan bir fırıncı Gül Muhammed Hakim ise, “Diplomatik konvoy ve silahlı büyük araçlar görmeden boş sokaklara bakmak çok garip. Ben yine ekmek yapmaya devam edeceğim fakat daha az para kazanacağım” dedi.
Hakim, “Benim arkadaşım olan güvenlik görevlileri de gitti. Fakat ben çalışmaya devam edeceğim. Henüz bir müşterim gelmedi. Şu an en büyük endişem sakal bırakmak olacak. Ve sakalın ne kadar hızlı uzayacağı. Ayrıca eşimle de ona ve kızlarımıza yetecek kadar burkamız olup olmadığını kontrol ettik” dedi.
Taliban’ın 1996-2001 yılları arasındaki hakimiyeti sırasında erkeklerin sakallarını kesmesine izin verilmezken kadınların da bütün vücudu kapatan burka giymesi şart koşuluyordu.
Yaşananların ardından uluslararası kamuoyundan peş peşe açıklamalar gelmeye başladı… İngiltere Dışişleri Bakanı Ben Wallace, Sky News’e konuştu. Wallace, “Taliban’ın ülkenin kontrolünü ele geçirdiğini biliyorum. Ne noktada olduğumuzu söylemek için siyaset bilimci olmaya gerek yok” ifadesini kullandı.
Wallace, Birleşik Krallık ve NATO’nun Afganistan’a geri dönüp dönmeyeceği ile ilgili bir soruya ise, “Şu an bu ihtimal yok… geri dönmeyeceğiz” ifadesini kullandı.
Finlandiya’dan da konuyla ilgili bir açıklama geldi. Finlandiya Dışişleri Bakanlığı, diplomatların ülkeden tahliye edildiğini duyurdu. Yapılan açıklamada büyükelçilik binasının kapatıldığı ve çalışmaların güvenlik sebebiyle yeni bir karara kadar askıya alındığı vurgulandı.
Afganistan Sivil Havacılık Dairesi de son gelişmelerin ardından bir açıklama yaptı. Kabil hava sahasının orduya bırakıldığını açıklayan yetkililer, “Transit uçakların rotalarını değiştirmesini tavsiye ederiz” açıklamasını yaptı.
Yapılan açıklamada Kabil hava sahasının kontrol edilmediği belirtilirken çevre bölgelerdeki bilgilere göre hareket edilmesi istendi.
Öte yandan Türk Hava Yolları, bölgede yaşananların ardından bir açıklama yaptı. Açıklamada, THY’ye ait uçakların Kabil’e tahliye için gönderileceği belirtildi.
Reuters haber ajansının “son dakika” ibaresiyle servis ettiği haberde hem geliş hem de gidiş olmak üzere bütün Afganistan uçuşlarının iptal edildiği belirtildi.
THY’nin İstanbul’dan Kabil’e ve Kabil’den İstanbul’a haftada 10’ar tarifeli uçuşu bulunuyordu. THY, Kabil’den Türkiye’ye ilk tahliye uçağının ise bugün öğleden sonra İstanbul’a geleceğini belirtti.
- Aka Gündüz Temur Bugün
- Vahit Karaarslan Dün
- Selami Yıldız 06 Aralık
- Anders Fogh Rasmussen 06 Aralık
- Daniel Dubois 02 Aralık
- Hamza Aydoğdu 29 Kasım
- Mahmut Arıkan 27 Kasım
- John Napier 455
- Beşşar Esad 96
- Taylan Kümeli 77
- Demet Akalın 70
- Aka Gündüz Temur 63
- Serdar Erener 55
- Emre Kocadağ 49
- Şerif Gören 49
- İlhan Uzgel 47
- Ercument Karacan 42
- Deniz Akkaya 41
- Nevzat Demir 41
- Recep Tayyip Erdoğan 41
- Bülent Ersoy 38
- Semiramis Pekkan 38
- Taylan Kümeli 77
- Demet Akalın 70
- Serdar Erener 55
- John Napier 455
- Beşşar Esad 96
- Aka Gündüz Temur 63